Dijitale yönelmenin bir başka güzel sonucu da sanal influencerlar. Şirketler artık zamandan, paradan ve efordan tasarruf etmek için buna başvuruyor. Kendi ürün ve hizmetlerinin tanıtımında onları kullanıyorlar. Yavaş yavaş popülaritesi artan sanal influencerlar şirketlerin beklentilerini büyük ölçüde karşılıyor. Peki bu sanal influencerlar ne yapıyor ve şirketler bu konu hakkında ne düşünüyor?

Sanal influencerlar şirketlere birçok fayda sağlıyor ve onları bazı risklerden kurtarıyor. Mesela bu riskler günümüzde çok iyi bildiğimiz pandemi ya da skandallar olabilir. İnsanlar duygularıyla hareket ederken işleri veya iletişimleri bundan etkilenebiliyor. Sanal influencerlar ise duyguları olmadan, duyguları varmış gibi gözüküyorlar. Pandemi aslında insanlığa ne kadar güçsüz ve çaresiz kalabileceklerini gösterdi. Evlere kapatıldık, işler aksadı ve büyük ölçüde ölümler gerçekleşti. Bu süreçte yaşanan sıkıntılar sanal influencerların daha çok duyulmasına sebep oldu.

Webtures CEO’su Kaan Gülten “Her konuda olduğu kadar influencer marketinde de sürdürülebilirlik oldukça önemli ve kritiktir. Çünkü markanın yüzü olan bir influencerın başka bir marka ile çalışması, özel yaşamındaki tüketim veya davranışların marka kimliği ile örtüşmemesi gibi birçok risk bu alana yapılan yatırımları riskli hale getiriyor. Geçişte markaların CEO'ları, ortakları gibi şahısların influencer marketing olarak ön plana çıktığı dönemlere tanıklık ettik, ancak onların da bireysel hatalarının kurum ile ilişkilendirilme riski her zaman mevcut. Bu sebeplerden ötürü, artık tamamen bir marka ile sürdürülebilir şekilde ilişkilendirilecek sanal influencerların oluşturulması gelecekte en çok tercih edilecek stratejilerden birisi olacak.” Sözleriyle konu hakkındaki gözlem ve görüşlerini belirtti.

Dünya’nın dört bir yanında sanal influencerlar tasarlanmaya devam ediliyor. Artık öyle bir pozisyondalar ki pazarlamanın anahtarı olarak isimlendiriliyorlar. Bunlardan iki örnek verecek olursak özellikle Asya’da hızla büyüyen bir trend haline geldiğini söyleyebiliriz. Tayland’da kurulmuş ilk sanal influencer ajansı olan SIA bu süreçte korona virüse bir yanıt olarak Ai-Alynn’i yarattı. Yine bir başka popüler örnek ise Miquela. O özel yaşamı varmış gibi gözüken, Youtube kanalı olan bir sanal influencer. Kendi Instagram hesabı (@lilmiquela) var ve her gün paylaşım yapıyor. Milyonlarca takipçiye ulaşmış bu hesap bizi şimdiden sanal influencerların her yerde olduğu bir dünyaya hedefliyor.

Şirketler bunu nasıl yapacak sorusuna yanıt olarak da şu söylenebilir. Kendi sanal influencerlarını oluştururken önce hedef kitlenin belirlenmesi ve ardından karakteri yaratması, 3D hale getirmesi için animatör ekip gerekiyor. Yazılımı oluşturması için programcı ekip ve son olarak sanal influencera bir karakter ve hikâye oluşturacak PR ekibi gerekli.