İçerik pazarlaması hakkında başta biz Contentus olmak üzere herkes çok şey yazdı, çizdi. İçerik nedir, neden önemlidir, pazarlaması nasıl yapılmalıdır, hangi yanlışlar kabul edilemez gibi konular birçok kişi ve marka tarafından biliniyor olsa da dijital pazarlama ile ilgili olduğunu iddia ettiği halde içerik pazarlamasının anlam ve önemini kavrayamamış insanların/markaların sayısı hiç de az değil. Bu nedenle içerik pazarlamasının ne olup olmadığına dair temelleri önce bir güzel inşa edelim, sonra üzerinde istediğimiz gibi yükseliriz diye düşündük. Madem öyle, tırmanmaya başlayalım mı? Ne Tür İçeriklerde “Tık” Yok? Paylaşılan içeriklere karşı beklenen tavır, mouse adlı aletin sol yanının mümkün olduğunca çok işlemesidir. İçerik, farklı formatlarda sunulabilir ama amaç tektir: Tıklatabilmek. Buraya kadar her şey, olması gerektiği gibi. Peki, neden bazı içerikler pek çok kişiye parmaklarını ve mouse’u tıkır tıkır kullandırtırken bazılarında “tık” olmaz? Suçlunun mouse olmadığı ortada. Burada Birtakım Şekiller Var Ama Konu Ne? İçerikler şekil şekil. Kimisini yaratmak için harfler yeterliyken kimisi için pikseller ya da görseller devreye girebiliyor. Bunlar güzel şeyler, çeşitlilik. Güzel olmayan şey; şekli şemali ne olursa olsun, içeriğin konusunun ne olduğunun anlaşılmaması ya da bahsedilen konunun ilgi çekici ya da faydalı olmaması. İlgi çekicilik ve faydalı olma, tıklatan içeriğin iki önemli özelliği. Peki, hangi durumlar içeriği içerik yapan bu özellikleri bozuyor ve onu sadece harf, renk ya da şekil yığınından ibaret kılıyor? Kişilik Bozukluğu Olan Trend İçerik Belli dönemlerde belli içerik türleri trend olur. Viral paylaşımların da bu trend oluşumuna katkısı vardır. Ve bir süre sonra her yerde aynı dile ve biçime sahip içerikleri görmekten bıkarız. Trend içerik sevdasının sonunda olan şey; kimliksiz, orijinal olmayan içeriklerin ortalıkta dolaşmasıdır ve bu, dillerden düşmeyen özgün içerik denen şeyin tepesine tepesine acımasızca indirilen baltadır. Bu durumu en çok listeli içeriklerde görüyoruz bugün. Bir de içeriğin illa komik olması gerektiği gibi bir şart yok. Mizah her zaman iyidir, o ayrı ama markanın kimliğine veya hedef kitlesine uymayan komikli içerikler, dizilerde çocuk taklidi yapan çocuklar gibi sevimsiz bir durum oluşturabiliyor. İyi bir şey değil. Uzun, Çok Uzun, Ama Yani Ne Kadar da Uzun Olan İçerik “Ne kadar çok, o kadar iyi.” mantığı ile yazılan upuzun blog yazılarının okunması ve o sayfadan birkaç saniye içinde çıkılmaması ihtimali çok düşük; çünkü her gün gözlerimizin önünden kayıp giden içerik sayısı o kadar fazla ki üşeniyoruz, dikkat süremiz kısacık, “Amaaan şimdi kim okuyacak o kadar yazıyı.” diyoruz. Bu aslında şu demek: Laf salatasına karnımız tok! Bir de ara başlıklar, maddeler, görseller metne can ve renk katan şeyler, kullanalım. SEO Kurbanı Kuru İçerik SEO uyumlu olsun diye anahtar kelimelere ve linklere boğulan içerik için şu söylenebilir: Hiç anlamamış. Anahtar kelimeler ya da linklemeler, insanların ilgisini çeken ya da ihtiyacı olan konulara daha rahat ulaşmalarını sağlamak için var ve arama motorları bu yüzden SEO denen şeyi önemli hale getirdi. Ama ilk hedefimiz içeriğin okunmasını/izlenmesini sağlamak. Ve ne dedik, bunu da ilgi çekici ya da fayda sağlayıcı şekilde yapabiliriz. Sonuç: SEO uygulamaları metnin dilini, kurgusunu, konusunu yani asıl olayını desteklemek için kullanılmalı, metnin kendisi olmaya çalışmamalı. İnsanlar makine değil, insanların iletişim aracı algoritma değil; dil. Devşirme İçerik Yabancı kaynaklardan devşirilip çevrilerek “üretilen” içeriklerin özgünlükleri hakkında ne kadar konuşabiliriz? İngilizcemiz kadar mı? Dünyada olan biteni takip etmekle taklit etmek arasında birkaç harften daha fazlası kadar fark var. Yanlış Yerde Duran İçerik İçeriğin tıklanma başarısı, kendisi kadar dağıtımındaki mecra seçimi ile de doğrudan alakalı. Doğru mecra seçimi ve zamanlama, içerik stratejisinin olmazsa çok kötü olurları arasında yer alıyor. “Bu içerik neden tıklanmadı?” sorusuna karşılık sorulacak ilk soru “İyi değil galiba?” ise ikinci soru “Yerini mi sevmedi acaba?” olmalı. “Tık” etti mi? Sayfaiçi görsel: Gray Malin