Teknoloji firmalarının son yıllardaki odağında, mobil cihazları bir adım ileri taşıyan giyilebilir teknoloji ürünleri yer alıyor. Büyük firmaların yanı sıra, bireysel girişimler için de cazip bir pazar halini alan giyilebilir teknolojiler, her yıl çeşitli ihtiyaçlara cevap veren yeni ürünlerle karşımıza çıkmaya devam ediyor. Bilimkurgu sinemanın öngördüğü birçok ürün, artık hayal olmaktan çıkıp yaşamımıza dahil olmaya başladı. Pek çok giyilebilir cihaz piyasada yerini alırken, birbiri ile rekabet halinde olan firmalar da “ilk” olma yarışında yeni inovatif ürünlerle öne geçmek için Ar&Ge çalışmalarını sürdürüyor. Akıllı saatler kullanılmaya başlandı. Akıllı telefon ve tabletlerin dünya çapında her geçen gün artan satış rakamlarına ulaşması, onlarla entegre çalışan giyilebilir cihazların tasarlanmasına ilham verdi. Pebble ve Galaxy Gear ile piyasaya hızlı bir giriş yapan ve 2013’e damga vuran akıllı saat kervanına Sony de yakın zamanda Sony Smartwatch ile katılmıştı. Akıllı saat rekabetinde rakiplerinin gerisinde kalan Apple’dan ise, ilk akıllı saati iWatch’un lansmanını bu yıl yapması bekleniyor. Akıllı yüzüklerin farklı versiyonları geliyor. Giyilebilir teknolojileri mücevher sektörü ile buluşturan akıllı yüzük projesinden, daha önceki bir yazımızda bahsetmiştik. “Parmaklarınızın ucundaki” teknolojinin en yeni üyesi Fin, tıpkı Smarty Ring projesi gibi indiegogo.com’dan duyuruldu ve 100 bin dolarlık fon hedefini geçti. Ayarlanabilir esnek yapısı ve suya dayanıklılık özelliği ile dikkat çeken yüzük, Bluetooth aracılığıyla akıllı telefonlara, akıllı TV’lere ve arabalara bağlantı kurabiliyor. Windows, Android, iOS ve MAC ile uyumlu çalışabilen yüzüğün, USB şarj ile 1 haftaya kadar dayanabileceği söyleniyor. 5 farklı renk seçeneği ile Eylül 2014’te piyasaya sürülmesi planlanan cihazın belirlenen fiyatı şimdilik 99 dolar. Bir başka giyilebilir teknoloji ise, edebiyat dünyasını etkileyecek sıradışı bir proje: Akıllı Kitap "Sensory Fiction” MIT Media Lab tarafından hayata geçirilen fikir, kitaptaki kahramanın gösterdiği fiziksel reaksiyonların okuyucuya yansıtılmasına dayanıyor. Titreşim, vücut ısısı, ışık ve basınç gibi etmenlerden faydalanarak fiziksel hisleri aktaran yelek benzeri bir mekanizmayı giyen okurlar; kitabı okurken “deneyimleme” imkanına sahip oluyorlar. Aygıtı kullanarak programlanan tek kitap şimdilik James Tiptree’nin "The Girl Who Was Plugged In" adlı bilimkurgu eseri. Güzellik teknolojilerinde mikro bilgisayarların kullanımı adeta bir bilim kurgu filmini çağrıştırıyor. Giyilebilir teknolojileri her sektöre uyarlamanın mümkün olabileceğinin güzel bir ispatı da, bilgisayar mühendisliğinde doktora yapmakta olan Katia Vega’nın “Güzellik Teknolojisi” projesi. Vega, mikro-teknolojinin kadınların en çok ilgi duyduğu alanlardan biri olan makyaj ve modaya entegre edilmesi fikrini, henüz prototip aşamasında olan çalışmaları ile sürdürüyor. Temel makyaj aksesuarlarına (takma tırnak, kirpik vb.) mikro bilgisayarlar yerleştirerek, günlük hayatta yaptığımız pek çok aktiviteyi kolayca gerçekleştirmeyi hedefliyor. Örneğin, yalnızca gözünüzü kırparak kapıyı açmanıza ya da bir parmak hareketi ile televizyondaki kanalı değiştirmenize olanak sağlayacak fütüristik bir teknoloji üzerinde çalışıyor. Giyilebilir teknolojinin es geçmediği alanlardan biri de tekstil sektörü. Sensoree tarafından geliştirilen GER Mood Sweater, 5 farklı renkte LED ışık yansıtarak duyguları gösteriyor. Elinize taktığınız GER (Galvanic Extimacy Responder) sensörü aracılığıyla yaşadığınız duygulara göre yansıttığı renk değişen süveter, şimdilik Sensoree’nin kendi web sitesinden sınırlı miktarda satışa sunuldu. Ebeveynlerin, bebeklerinin sağlık ve güvenliğinden daima haberdar olması için üretilen bir akıllı çorap olan Owlet ise; bebeğin kalp ritmi, solunum seviyesi, vücut ısısı gibi ölçümler yapıyor; bebek yüzüstü düştüğü zaman uyarı veriyor. Akıllı lens, insan sağlığına farklı bir fayda sağlamak üzere geliştiriliyor. Google, diyabet hastaları için glikoz ölçümü yapan bir kontakt lens geliştirmeye çalışıyor. Şeker ölçümü için kan yerine gözyaşı sıvısını kullanmayı hedefleyen ve diyabet hastalarının hayatını büyük oranda kolaylaştıracak projenin tamamlanması, sağlık sektörünün dört gözle beklediği yeniliklerden. Proje ve örnekleri çoğaltmak mümkün.Peki yeni ürün geliştiren ve fikir sahibi olan bilim adamları, mühendisler ve girişimciler kaynak bulmak için ne yapıyor? Bu konuda en büyük yardımcılardan biri “crowdfunding” (kitle fonlandırma) siteleri. Aralarında şüphesiz en çok ses getiren web sitesi de indiegogo. Birçok proje, hedeflediği fona indiegogo vasıtası ile ulaşıp piyasaya sürülme aşamasına geldi. Giyilebilir teknolojiler, yalnızca hayatımızı daha eğlenceli hale getirmek ve deneyim yaratmak amacıyla kullanılmıyor. Güvenlik, sağlık ve spor gibi sektörler, teknolojinin insan vücuduna entegrasyonundan faydalanmak için çalışmalarını sürdürüyor. Önümüzdeki yıllarda bu teknoloji sahasının nasıl şekil alacağı ve ileride hangi cihazları “giyebileceğimiz” ise merak konusu.