Ünlü markaların logolarındaki değişim, yeniden markalaşma sürecinde olanlar için yeni ve farklı bir bakış açısı sağlayabilir. Bir markanın yeniden markalaşma süreci oldukça karmaşık ve detaylı bir çalışma gerektirir. Hedeflerin belirlenmesinden, tasarımların yenilenmesine, markadaki değişikliklerin web sitesine ve tüm pazarlama kanallarına uygulanmasına kadar titiz bir çalışma sonucu yeni marka kimliği ortaya çıkar. Markalar; hedef kitlenin değişmesi, rakiplerin güçlenmesi karşısında yeni ve daha güçlü bir marka kimliği yaratmak, marka hedeflerinin değişmesi gibi çeşitli nedenlerle yeniden markaşlama sürecine girebilir. Yeniden markalaşma ile bir marka, baştan sona yeni bir marka olarak ortaya çıkabileceği gibi sadece isim, logo ya da renklerinde değişime de gidebilir. Bir marka, ürün ya da hizmetin yeniden markalaşma süreci çok hassas bir dönemdir. Marka tüketicinin zihninde var olanın yerine, yeni markayı yerleştirmeyi başarabilmeli ve eski markanın güçlü yönlerini alırken zayıf yönlerini geride bırakabilmelidir. Gap, Starbucks, Airbnb ve Vodafone yeniden markalaşmaya gitmiş, özellikle logolarındaki değişimle dikkat çeken markalar. Bu markaların logo değişimlerini ve süreçlerini sizin için derledik.
1. Gap Yeniden markalaşmanın başarılı olması için markanın milyonlarca, belki milyarlarca insan tarafından tanınmasını sağlayan bir özelliğinin değiştirilmesi büyük bir risk teşkil eder. Gap'in yeniden markalaşma çalışması buna iyi bir örnektir. Ünlü giyim markası Gap, koyu mavi bir dörtgen içinde büyük harflerle Gap yazan bir logoya sahipti. 2010 yılına gelindiğinde Gap, marka kimliğini modernize etmeye karar verdi. Yeni logoda 1986’dan bu yana Gap’in marka kimliğinin bir parçası olan ikonik mavi dörtgen kaldırıldı ve p’nin arkasına daha küçük bir mavi kare yerleştirildi. Yeniden markalaşma doğrultusunda logonun yazı tipi de değiştirildi. Uzun, dar ve tüm harflerin büyük olduğu logo yerine, sadece ilk harfin büyük olduğu daha kalın bir yazı tipi kullanıldı. Logo değişimi resmi olarak duyurulmadı. Gap’in web sitesindeki eski logolar kaldırıldı ve sosyal ağlarda tüketicilerle paylaşıldı. Gap Facebook ve Twitter’dan yeni logosu hakkında çok fazla eleştiri aldı. Binlerce tweet atıldı ve yorum yapıldı. Hatta kullanıcı adı Gap Logo olan bir Twitter hesabı açıldı. Bu tepkilerin ardından yeni logo kaldırıldı. Bu başarısız logo değişikliği girişiminin ardından Gap’in eski genel müdürü Marka Hansen, bir özür metni yayınlamış ve yanlış bir strateji izleyerek online toplulukla etkileşim kurma fırsatını kaçırdıklarını ifade etmişti. Gap logoyu tamamen değiştirmeden modernize etmek için başka bir yol denedi ve başarı sağladı. Marka şu anda web sitesinde arka plan rengini gösteren transparan bir yazı tipi kullanıyor.
2. Starbucks Starbucks 2011 yılında logosunda değişikliğe gitti. Bu değişim eski logoyu tamamen değiştirmekten ziyade sadeleştirmeye dayanıyordu. Logonun çevresindeki yeşil halka, "Starbucks Coffee" metni ve yıldız ikonları kaldırıldı. Starbucks’ın ikonik yeşili aynı şekilde korundu. Denizkızı figürünün arka planında kalan siyah, yerini yeşil renge bıraktı. Marka, web sitesi tasarımını da bu yeniden markalaşma çerçevesinde yeniledi. Starbucks’ın logo değişimi markaya hiçbir şekilde zarar vermedi. Basından ya da sosyal medyadan gelen olumsuz eleştirilerle karşılaşmadı. Bunun en önemli nedeninin “sadeleştirme” yaklaşımı olduğunu söyleyebiliriz. Marka, yeni bir logo tasarımı yapmak yerine, var olan logoyu sadeleştirerek güçlendirdi.
3. Vodafone Dünyanın en büyük üç telekomünikasyon şirketinden biri olan Vodafone, 1997’de logosunu baştan sona yenilemişti. Eski logonun rengi dışındaki tüm ögeleri atılmıştı. Bu logo bir SIM kart şeklindeydi. İlk defa, Vodafone’un imzası haline gelen “kesme işareti” ikonu kullanıldı. Vodafone bu yen ikonu marka kimliğine dahil etmek için Vodafone metnine logoda yer verdi. Vodafone metnindeki iki "o" harfi içinde yer alan boşlukta “kesme işareti” ikonu yer alacak şekilde tasarlanmıştı. 2006’da Vodafone bir kez daha yeniden markalaşmaya gitti. SIM kart arka planı ve eski logoda yer alan metin kaldırıldı. “Kesme işareti”, Vodafone’un ikonik ögesi olarak logoda yer aldı. İkonun arka planındaki beyaz renk logoya daha fazla derinlik katmak amacıyla değiştirildi. Logodaki Vodafone metni, daha oval bir yazı tipi ve o harflerindeki tasarımın kaldırılmış hali ile kullanılmaya devam etti. Vodafone bu markalaşma kapsamında web sitesi tasarımında büyük bir değişikliğe gitmedi. Sadece eski logonun yerine yeni logo yerleştirildi. 2013 yılında, Vodafone tekrar ve daha basit bir yeniden markalaşma çalışması gerçekleştirdi. Vodafone metni logodan çıkarıldı ve “kesme işareti” logonun ana ögesi haline geldi. Web sitesi bu çalışma ile yeniden tasarlandı ve daha modern bir görünüm kazandı. Web sitesi şu anda 2013’teki tasarımdan daha farklı bir görünüme sahip. Temel fark ise, Vodafone logosunun üst menüden ayrılması ve logodan dışarıya doğru uzayan büyük kırmızı bir şeridin yer alması. Vodafone’un logosundaki değişimlere baktığımızda, yapılan çalışmaların markanın imzası olacak tek bir logoya ulaşma çabasının sonucu olduğunu söyleyebiliriz.
4. Airbnb Airbnb, 2014’teki yeniden markalaşma çalışmasında gerçekleştirdiği soyut logo tasarımı ile dikkat çekmişti. Eski logosu karmaşık bir metinden oluşan Airbnb, yeni logosunda soyut bir tasarım ve kolayca okunabilen bir metin kullanıyor. Marka yeni logosunu Bélo olarak adlandırıyor. Airbnb’ye göre Bélo, insanlar, mekanlar, aşk ve büyük A harfini temsil ediyor. Marka yeni logonun bu ögeleri nasıl temsil ettiğini anlatan bir video da yayınlamıştı. Ancak insanlar logonun ne anlattığından ziyade nasıl göründüğü ile ilgileniyor. Birçok insan yeni logonun uygunsuz olduğunu düşünüyor. Ayrıca, yeni logo ile E.T. ve Family Guy karakteri Peter Griffin gibi popüler kültür ikonları arasında bir benzerlik olduğunu düşünen bir kitle de var. Airbnb logo değişimini tanıtmak için çalışmalar yaptı, logo değişimi birçok kanaldan duyuruldu ve üzerinde konuşuldu. Bu açıdan bakıldığında Airbnb'nin başarılı olduğu düşünülebilir. Ancak Airbnb’nin yeniden markalaşma çalışmasından markaların ders alması gereken bir sonuç çıkıyor: Markalar logolarını değiştirirken ya da yeni bir tasarım çalışmasına giderken ortaya çıkan logonun insanlar tarafından nasıl algılanabileceğini düşünmeleri gerekiyor.
Markaların logolarındaki değişim marka kimliğini güçlendirebileceği gibi insanların zihninde var olan marka kimliğini olumsuz da etkileyebiliyor. Böyle bir çalışma için markaların hedef kitlenin isteklerini ve beklentilerini göz önünde bulundurması gerekiyor.