Facebook, Ocak 2014 ayından itibaren marka sayfalarındaki gönderilerin organik erişim sayılarının azalacağını açıkladı. Bu duruma istinaden, Facebook organik erişimi artırmak için bazı yöntemleri göz önüne almanız gerekiyor. Facebook organik erişimi nedir? Marka sayfanızı beğenen fanlarınız gönderinizi beğendiğinde, paylaştığında, gönderinize yorum yaptığında, bir soruya cevap verdiğinde veya bir etkinliğe katılım durumu bildirdiğinde çıkan haberi gören kişiler dahil, gönderinizi haber kaynağında veya sayfanızda gören tekil kişilerin sayısı organik erişim olarak tanımlanabilir. Fanlarınız olsun ya da olmasın, gönderinizi haber kaynağında ya da sayfanızda görüntüleyen kişi sayısına, sayfanıza ait verilerin kayıt edildiği "insights" panelinde bulunan organik erişim istatistikleri sayfasından ulaşabilirsiniz. Facebook organik erişim verileri, gönderiler ile kaç kişiye ulaştığınızı gösteren bir rehber niteliğindedir. Peki bu rehberi etkin kullanmak ve sayfanızın organik erişimini artırmak için neler yapabilirsiniz? Facebook sayfalarında organik erişimi artırmanın yolları:
1. Facebook fanlarınızın ne zaman online olduğunu öğrenin. Eğer bir gönderi yayınlayacaksanız, bunu fanlarınız online olduğu zamanlarda yaptığınızdan emin olun. Yanlış zamanda gönderi yayınlamak, organik erişim değerlerinize tahmin edebileceğinizden daha fazla zarar verir. Ancak Facebook, bu tarz verimsiz kullanımların önüne geçebilmek için yardımcı uygulamalara sahip. Facebook marka sayfanızın Insights bölümünde, Fanlarınız Ne Zaman Çevrimiçi (When Your Fans Online) başlığında, kullanışlı bir tablo mevcuttur. Bu tablo, fanlarınızın size ait ve sizin dışınızdaki tüm içerikleri hangi zaman aralıklarında görüntülediği bilgisini sunar. Üstelik, saatlik ve günlük bazda verilerle size spesifik bir analiz yapma imkanı da sağlar. Eğer önemli içeriklerinizi daha çok insana ulaştırmak istiyorsanız, fanlarınızın ne zaman çevrimiçi olduğunu öğrenip, gönderilerinizi bu zaman aralıklarında yapabilirsiniz.
2. Gönderi sıklığınızı artırın. Bu konudaki görüşler, zaman içinde büyük bir değişime uğradı. Daha önceleri, fanlarınızı kızdırmamak adına, gönderi sayısının belli bir limiti olması gerektiği düşünülüyordu. Şimdi gelin bir de şu açıdan bakalım: Fanlarınızın yarıdan fazlası her gün Facebook sayfalarını ziyaret ediyor ve günde ortalama 30-60 dakikalarını Facebook’ta geçiriyor. Eğer bu sıklıkta ziyaret edilen bir mecrada gönderi yayınlamazsanız, kesin olarak hiçkimseye ulaşamazsınız. Günde tek bir gönderi yayınlarsanız, gönderinizi yayınladığınız bir ya da iki saat içinde online olan fanlarınıza ulaşırsınız. Amacınız çok fazla kişiye sesinizi duyurmak ise, her gün birden fazla gönderi yayınlamalısınız. Bu konuda şöyle bir istatistik paylaşabiliriz; 2014'ten önceki senelerde, standart organik sayısı, sayfanızı beğenen kişilerin toplam sayısının yaklaşık %15'i ile %25'i arasında değişiyordu. Fakat, Facebook 2014'te yaptığı güncelleme ile organik erişim oranını  %5 ile %10 arası değişken bir orana düşürdü. Bu durumda her gün 2, 3 gönderi yapmanız artık sakıncalı değil diyebiliriz. Elbette gönderi sayınız hedef kitlenizin tercihlerine; gönderi saatleriniz online oldukları saatlere göre değişkenlik gösterebilir ve daha fazla da olabilir. Fakat, eğer günde 2'den fazla gönderi yapacaksanız, her gönderi arasında en az 1 saat ara olmasına dikkat etmelisiniz. Aynı gün içerisinde, aynı gönderiyi tekrar tekrar yayınlamayın. Yalnızca gönderi yayınlamak için de gelişigüzel içerikler paylaşmayın. Eğer içerik kaliteniz düşerse, fanlarınız sizi görmezden gelmeye başlayacaktır. İçeriğinizin ve gönderilerinizin daha akılda kalıcı olması ve daha çok insana ulaşmasını istiyorsanız, her gün belirli saat aralıklarında gönderi yayınlamayı asla ihmal etmeyin.
3. Eski içerikleri yeniden paylaşın. Günde birden fazla gönderi yayınlamanıza yardımcı olacak ve her zaman içeriğinizi taze tutacak yollardan biri, eski içeriklerinizi zaman zaman yeniden paylaşmaktır. Bunu yapmak, hem paylaştığınız içeriklerinizin unutulmasını engeller hem de ana sayfada her zaman varlık göstermenizi sağlar. Eski içeriklerinizi yayınlamak için, belirli kriterler oluşturabilirsiniz. Örneğin, daha önce paylaştığınız ve en çok etkileşim yaratan (beğenilen, paylaşılan, yorum yapılan) gönderilerinizi seçebilirsiniz. Alternatif olarak, eğer gönderileriniz arasında dış sitelere, blogunuza verdiğiniz bağlantılar varsa, sitenizin Analytics paneline bakıp, en çok tıklama alan içerikleri tespit ederek, bunları tekrar Facebook'ta paylaşabilirsiniz. Düzenli zaman aralıklarında eski paylaşımlarınızı kontrol ederek, aralarından hala değerini koruyan ve en popüler olanlarını seçip tekrar paylaşın. Bu amaçla Facebook'un kendi özelliği olan Postplanner aracını kullanmak ve gönderilerinizi planlamak oldukça faydalı olacaktır. Eski içeriklerinizi daha çok insanla buluşturmak için bir çizelge oluşturun ve yeniden yayınlamak için planlama yapın.
4. Merak uyandıran içerikler üretin. Sayfanızla aktif etkileşimde olan fanlarınıza ulaşmak ve onları tespit etmek göreceli olarak daha kolaydır. Ancak herhangi bir beğeni, yorum ya da paylaşım yoluyla direkt etkileşimde bulunmasalar da, içeriklerinizi takip eden insanlar vardır. Bu tür “görünmez” tıklanma rakamları da, en az fanlarınızla kurduğunuz etkileşim kadar değer taşır. Facebook bir billboard değildir; bir sosyal ağdır. Dolayısıyla Facebook, sosyal aktivite ve etkileşimi teşvik eder. Sizinle aktif etkileşim halinde olmayan insanlar, yayınladıklarınızla daha az ilgilenirler. Elbette tüm paylaşımlarınız herkes tarafından tıklanmayacaktır. Mikro düzeyde bu endişe verici bir durum değildir. Kaliteli ve merak uyandıran içerikler ürettiğinizde, tıklanma oranlarınız artar. Bu aşamada tek ihtiyacınız gönderilerinizi tıklamaları için insanlara değer taşıyan içerikler sunmak ve böylelikle bir kullanıcının içerik akışında yerinizi almak. Bunu yapabilmek için elbette eski yöntemleri kullanmamalısınız. Yaratıcı olun. “Tıklarsanız...”, “yorum yaparsanız...” veya “paylaşırsanız...” gibi şartlı gönderiler oluşturmayın. Facebook politikalarına göre, bu tür gönderiler cezaya tabi tutulabilir. Ayrıca negatif geri dönüş almanıza sebep olabilir. Popüler içerikler arasında yer almak istiyorsanız, kaliteli içerikler hazırlayın ve insanların merakını uyandırın.
5. Story Bumping: Her zaman güncel kalın. Facebook, kullanıcıların pek memnun olmadığı EdgeRank ile yakın bir zamanda işini bitirdi ve daha kolay kullanım imkanı sunan yeni bir algoritma ile yoluna devam etmeye başladı: “Story Bump.” Story Bump algoritması, hedef kitlenizin online olmadığı zamanlarda yayınladığınız içerikleri onlara tekrar gösterme imkanı sağlıyor. Facebook, belirli bir saatte gönderdiğiniz içeriği takipçileriniz online olduğu zaman onlara gösterebiliyor. Böylece siz güncel kaldığınız sürece takipçilerinizin iletilerinizi görme ihtimali yükseliyor. İzleyicilerinize sistemli biçimde kısa yoldan ulaşmak ve Story Bump'tan yararlanmak için içeriğinizi renklendirin ve sayfanızı güncel tutun.
6. İzleyici kitlenizi dürüst yollardan oluşturun. Erişim oranınızı artırmak için takipçi ve fanlar satın almayın. Markanızla ilgili olmayan yarışmalar düzenlemeyin ve gerçekleşmeyecek vaadlerde bulunmayın. Öncelikle, organik bir izleyici kitlesi oluşturmak için yukarıda belirttiğimiz stratejileri uygulayın. Çok sayıda kaliteli içerik yaratarak ve düzenli sıklıkta paylaşımda bulunarak doğal yoldan pek çok takipçiye sahip olabilir, binlerce beğeni alabilirsiniz. İkincisi, reklam hedeflerinizde dikkatli ve özenli olun. Mümkün olan en düşük fiyata odaklanmayın. Doğru demografilere ve ilgi alanlarına odaklanın, hedefinize uygun olmayan demografik özellikleri, ilgi alanlarını ve lokasyonları (ülke, şehir) planınıza dahil etmeyin. E-posta listenizde henüz fanınız olmayan kişileri Facebook’un Custom Audiences aracını kullanarak tespit edin ve onları da aranıza katın. Grafik Arama ve Benzer Kullanıcılar (Graph Search and Lookalike Audiences) aracını kullanarak, kendi e-posta listenizle benzer özellikteki kullanıcıları tespit edebilir ve aynı ilgi alanlarına sahip niş bir kitle inşa edebilirsiniz. Bu uygulamalar, daha fazla harcama yapmak anlamına gelebilir. Ancak kesinlikle değer.
Facebook, sosyal medya kanalları arasında en çok aktif kullanıcı sayısına sahip mecra olma özelliğini halen koruyor. Organik erişim oranlarınızı artırarak; Facebook’u daha etkin kullanabilir, çok sayıda insana ulaşabilirsiniz.